28 Kasım 2009 Cumartesi

hayat dışarıda...

Bak ben ne yazmak istiyorum sevgili blog. sana anlatayım.
cıvıltı seviyorum ben, bir de kahkaha.
başkalarına anlatsam bön bön bir bakışla karşılacağım tuhaf şeylere birlikte gülebildiğiminsanları seviyorum.
çok saçma olur bu gülünecek şeyler.
ama öncesi vardır.
vardır da dünya üzerinde bir tek siz bilirsiniz.
onun için güzel gülünür bunlara.

kahvaltıyı seviyorum.
poğaçaları, simitleri ve de son zamanlarda boyozu.
çayı seviyorum.
sabah vakti içilen ilk yudum çayı.
kahvaltı üzerine Türk kahvesini...şekerli olsun, köpüklü olsun. fincanı ince olsun.
yanında sigarayı seviyorum.

kendim gibi davranmaya devam edebildiğim
, gerekirse yanında uykum var deyip ayağımı uzatıp sohbete devam edebildiğim insanları seviyorum.
çok salak şakalar yaparım o insanlara.
gülerler onlar.
ben derhal daha salağını yapmak için zihnimi karıştırırım.
ha ha...:)


dışarıda yemeği seviyorum.
bildiğin dışarıda...
mümkünse lezzetli yemekler yapan bir restoranda yiyeyim hep...
evdeysem de balkona çıkayım.
hep temiz hava olsun.
rüzgar essin arada bir.

bulaşık temizlik sevmiyorum sevgili blog.
hiç işim olmaz değil elbet. yapınca güzel ve dikkatli yaparım, sıkıntıdan patlarsın.
ama sevmem yani.

ha bir de yanan çakmak seviyorum.
hani çakar çakmaz çakan çakmakları.
şu an sigara yakmaya çalışıyorum ve gıcık çakmakların hiçbiri yanmıyor da.
ordan şeyettim.

bekle gelicem, çakmak bulayım.

ha evet, ne diyordum.

bebekleri ve konuşan akıllı çocukları seviyorum.
ay hepsi tatlı ya neyse.

çikolata da iyidir bak.
tiramisu filan da.

denizi seviyorum.
bir tekneyle dünya turu yapacak kadar seviyor muyum bilemedim ama.
o orada dururken, kenarında oturmak hoş.

bu arada...
kibritlerde mi Çin'den geliyor artık bilemedim.
kültablasının içi yakmayı başaramadığım kibritlerle dolu.
sigaramı görünce tutuştu.
sinirlendim sanki.

amacım aslında Karşıyaka Çarşı'yı anlatmaktı.
:)))
inanabiliyor musun blog?
bir tek onu anlatmadım.
hayret birşey ya.
Güzeldir diyeyim, daha fazla uzatmayayım.

hadi görüşürüz...:)

25 Kasım 2009 Çarşamba

***

hiç bir şey dışarıdan göründüğü gibi değilmiş.
bir ben varmış benden içeri.
olması gerekenlerle olanlar aynı olmak zorunda değilmiş.
herkes farklı, herkes aynıymış.
bir bakışta anlaşırmış bazen insanlar...
da...dibindeki seni anlayana kadar karnın çatlarmış.
gülerek ağlarlar
gülmekten ağlarlarmış.
ama her iyi şeyin de bir zamanı varmış...
sabır çocuk, sabır çocuklar, sabır anneler...-belki de haddim olmayarak-
sizi seviyorum.

18 Kasım 2009 Çarşamba

***


Siz gidiniz ben duracağım
Büyük yıldızlara ve dağlara karşı
İşte bu yol kavşağında dinlenip yıllarca
Genç ihtiyar fakir fukara demeden
Gelen geçen ben-i Ademin adını soracağım.


Kimse adını demezmiş varsın demesin
Elalem gülermiş varsın gülsün
Yağmurlar yağarmış varsın yağsın
Bir şeyler olurmuş varsın olsun.

turgut uyar